Pages

Subscribe:

12 Haziran 2013 Çarşamba

Isparta İli Tarihi 10

 “Kadı Mescidi” yıktırılarak yerine bu cami yapılmılştır. Kare planlı, ahşap tavanlı ve üstten kırma çatıyla örtülü caminin kuzeyinde son cemaat yeri kuzeybatı köşesinde bir minaresi vardır. Camii 1832, 1879, 1888, 1914 ve 1950 yıllarında onarım görmüştür. Caminin doğu cephesinde altta üç, üstte dört, batı cephesinde altta üç, üstte beş, güney cephesinde altta ve üstte dörder pencere açıklığı ile doğu ve batı cephelerinde birer tali giriş açıklığı yer almaktadır. Açıklıkların tamamı taş söveli ve sivri kemerlidir. Batı cephesinin kuzey ucunda yer alan iki şerefeli minaresi kare kaide üzerinde yükselir. Köşeleri pahlı pabuçla geçilen gövdenin şerefe altları mukarnaslıdır. Kare şeklinde turkuaz çini plakalarının birbirine köşelerinden birleştirmek suretiyle oluşturulan birer süsleme şeridi gövdede yer alan taş bilezikleri alttan ve üstten sınırlandırmaktadır. Ayrıca peteğin külahla birleştiği kesimde turkuvaz çini plakalar göze çarpar. Son cemaat yeri yedi sütunla desteklenen düz ahşap tavanlıdır. Üstten kırma çatıyla örtülüdür. Çatı giriş ekseninde üçgen alınlıklıdır. Harimin son cemaat yerine bakan cephesinde üstte beş, altta dört adet sivri kemerli pencere vardır. Eksende bir giriş kapısı yer alır. Cephe yüzeyinde, mihrabiyeler ile bunların çevresinde yoğunlaşan XVIII. yy. Kütahya çinileri bu cephede önemli süslemeyi oluşturur. Duvar üzerinde bitkisel ve geometrik süslü devşirme malzemeler de vardır. Harim içi, ahşap direklerle üç bölüme ayrılmış ve Kütahya çinileri ile süslenmiştir. Küçük Gökçeli Kırık Minare Camii: Cami yıkılmış olup, bugün yerine yeni küçük bir cami yapılmıştır. Minaresi eski olup, tuğladan yapılmıştır. Yapı tekniğine göre Anadolu Selçukluları döneminde XIII. yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir. 1402 yılında 
Timur istilası zamanında tahrip olmuştur. Minaresi Anadolu Selçuklu döneminin mimari özelliklerini taşımaktadır. Minarenin kaidesi düzgün kesme taştan olup, silindirik gövde kırmızı tuğladandır. Atabey Sinan Camii (Kurşunlu Camii): Bu yapıya Defterdar Burhanettin Paşa Camii de denilmektedir. Isparta’daki Firdevs Bey Camisi gibi Mimar Sinan stiliyle H. 1000 / M. 1591 yılında yapılmıştır. Tek kubbeli olan yapının kubbesi kurşun kaplıdır. Caminin minaresi, basamak merdiveni, orta direk ve dış duvarının bir bütün olarak oyulduğu kasnakların üst üste dizilmesiyle meydana gelmiştir. Feyzullah Paşa Camisi: Feyzullah Paşa Camisi Atabey’in Müftü Mahallesinde, Ertokuş Medresesinin tam karşısında bulunur. Medrese avlusu ile cami arasında 5-6 metrelik yol vardır. Böcüzade Süleyman Sami’nin el yazması Isparta Tarihinde adı geçen caminin H. 900 / M. 1495 yılında yapıldığı yazıyorsa da buna imkan yoktur. Çünkü Osmanlıların kuruluşundan XIX. yy. başına kadar geçen dönemde Köprülüzadeler dışında (Fazıl, Feyzullah, Fazlullah) adında biyografisi verilen paşadan başka birisine rastlamak mümkün olmamaktadır. Yapılış tarihi 1645-1648 yılları arasıdır. Caminin üstü eskiden toprak damla örtülüyken, zamanla harap olduğu için 1924 yılında yıkılarak yeniden bugünkü haliyle yapılmıştır. Yapımı sırasında eski gelenek izlerini taşıyan ahşap sütunlar ve tahta işlemeler aynen tekrar kullanılmıştır. Caminin tuğla minaresi sağlam olduğundan aynen bırakılmıştır. 
Minarenin kuzeye bakan kısmında kürsü ile gövde arasında yani pabuç kısmında H. 1278 / M. 1861 tarihli bir kitabe vardır. Bu kitabede minarenin belirtilen tarihte Mehmed Uşşaki tarafından imar edildiğinden söz edilmektedir. Eğirdir Hızırbey Cami: Halk arasında Ulu Camii olarak da bilinip, resmi kayıtlardan caminin yapılış tarihi hakkında bir bilgiye rastlanılamamıştır. Bununla birlikte Hızırbey (Ö. 1328) tarafından duvarlar kargir ve üstü toprak damlı olarak yaptırıldığı düşünülmektedir. 3000 kişinin aynı anda ibadet yapabildiği caminin damında kışın biriken karları atmak için damın bir bölümü açık bırakılmış ve caminin içinde bir kar kuyusu yapılmıştır. Cami, 1814 Eğridir de çıkan yangında yanmıştır. Eğridir mütesellüm ve muhafızı Yılanlıoğlu Şen Ali Ağa tarafından halktan toplanan yardımlarla eski tarzına uygun bir şekilde yeniden inşa edilmiştir. 1883 yılında da Hacı Murat Ağa öncülüğünde çatısı kiremitle örtülmüştür. Caminin minaresi Dündar Bey Medresesi ile Hızırbey Camiinin ortak duvarını oluşturan kale suru üzerinde kale kapısı üzerinde inşa edilmiştir. Bu şekliyle oldukça orjinaldir

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Sayfamızı Beğenmenizle
Mutluluk Duyarız